30 Aralık 2010 Perşembe

yeni yılda dilerim ki...





“Doğanın bana verdiği bu ödülden
Çıldırıp yitmemek için
İki insan gibi kaldım
Birbiriyle konuşan iki insan.”





Bu sabah nerdeyse uyanır uyanmaz okuduğum ilk şey, uzaklardaki bir dostumdan gelen şöyle bir iletiydi: “I have learned that in the end it is just you that has to carry your own cross. Friends, loved ones may be around maket he going a little sweet however but you battle life by yourself and the true test of a human being is how successful she/he was in walking tall while carrying the cross.What did you learn in 2010?”Evet, seçtiklerimiz ve vazgeçtiklerimizle, razı olduklarımız ve inatla tutunduklarımızla, hayatı yüklendiğimiz yolda özünde tek başınayız. Ama bu sürekli ve mutlak bir tek başınalıktan çok, seçtiğin yolun sorumluluğunu yüklenen olarak bir tek başınalık gibi.

Bense bu yıl her şeyin bir tekrar, parça parça döngülerin oluşturduğu bir büyük döngü olduğunu farkettim. Döngünün herhangi bir anında veya yerinde durup, kendimize “E, peki bundan sonra?” diye sorabiliriz. Verdiğimiz cevap kendi küçük döngümüzde devam etmek ya da yeni bir akış yolu seçerek yeni bir küçük döngü yaratmak olabilir. Bence gezegenler gibiyiz. Yörüngelerimiz yavaşça değişirken biz ilerlediğimize kanaat getirebilir ya da bir çekim alanından kurtulup başka bir çekim alanına doğru yola koyulabiliriz. Ve bence, tüm bu tekrar içinde yaşama anlam katan: Sevgiyi, bilgiyi ve neşeyi, şartsız, kısıtlamasız, sakınmasız paylaşabilmektir.

Diliyorum ki, başlayacak 365 günlük yeni döngüde içimizde ve etrafımızda sevgi, huzur, neşe eksik olmasın. Kaynağı bizde olanı tükenecek sanıp kendimize saklamayalım, çünkü paylaşmak çoğalmak/çoğaltmaktır.

“Ve
İnsansız anı yoktur. Var mıdır?”**

*Başlangıç , Edip Cansever
**Anısındayım, Edip Cansever


Sevgili Okuyucular

Bloğumuz taşınmıştır. Yeni yazılara http://www.rengarenkvesiyah.com/ adresinden ulaşabilirsiniz.
Görüşmek üzere..



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder